17 Nisan 2009

TESADÜF DERKEN ?


tesadüf için,
"kurallara bağlı olmayan gelişmelerdir."
diyebiliriz.

aslında bunlar,
'kurallara bağlı olmayan' değil de,
'bağlı oldukları kuralları
fark edemediğimiz gelişmelerdir' desek
daha iyi ifade ederiz.


işte biz "tesadüftür" diyerek,
o kuralları,
o kusursuz ölçüyü
inkar etmiş oluruz.
dolayısıyla o kuralları koyanı da...
kuralları olmadan
iki kişilik bir ailenin bile
yürütülemeyeceğini biliriz,
yine de bu kusursuz sistemi
tesadüflere bağlar,
başıboş zannederiz.
ne var ki,
zamanla fark edilen kurallar,
bir kural koyucunun
varlığına deliller olarak karşımıza
ister istemez dizilmektedir.

peki O kimdir?
....

bir hücreden, ikiye, dörde, sekize, on altıya...
bölünerek büyüyen bir bebeğin parmak sayısını
en baştaki bir tek hücre mi belirlemektedir?
....
ya herkesin parmak sayısındaki birlik?...

işte, tesadüfün varsayılması
kuralların yoksayılmasını gerektirir ki
ancak körü körüne yapılabilecek olan 

bu tesadüfe bağlılık da kişiyi
var olanı da, var edeni de
inkara götürecektir.

var olanı inkar edebilene
var edeni inkar serbesttir :)
varlığı yok saymak/sanmak için
gözleri kapamak, kulakları tıkamak
yeterli olabilir.
-var edeni inkar edenin hali de zaten böyledir.-
fakat tabii ki de bu aslolanı
asla değiştirmeyecektir.

düşünelim öyle ise,
gözleri kapatıp kulakları tıkamanın
fayda vermeyeceği o gün geldiğinde
ya halimiz nicedir?



K®HAN


ilhama sebep video


aşağdaki de videonun ingilizcesidir
fakat yukarıda yazdığım altın kuralları
ingilizceye çevirmek benim harcım değil.
transleytır ise sizi çileden çıkarabilir :)

for english


bu aynı kaynaktan başka bir video


bu da kaynak
www.erdemcetinkaya.com

K®HAN